Geride bıraktığımız yıl 2022 Yılı Cumhurbaşkanlığı Yıllık Programı, Resmi Gazete’nin 25 Ekim 2021 tarihli Mükerrer sayısında yayımlanmıştı.Buna göre;
Cumhurbaşkanlığı Yıllık Programı’nda İmalat Sanayi ve Gıda Sektörü..
Programın Rekabetçi Üretim ve Verimlilik ana başlığı altında yer alan Sanayi Politikaları kısmında imalat sanayinin; hızlı ve istikrarlı büyüme, cari açığı azaltma ve kalıcı istihdam yaratma ile teknolojik gelişim ve yenilikçilik gibi faktörler açısından kritik öneme sahip olduğunun altı çizildi.
Küresel imalat sanayinin 2020 yılı başında Çin’de ortaya çıkan ve kısa sürede çok sayıda ülkeye yayılan Covid-19 pandemisinden olumsuz yönde etkilendiğine vurgu yapılan Programda, şirketlerin tedarik zinciri kaynaklı sorunlar, talep daralması ve belirsizlikler, nihai mal ve ara malı üretiminde yavaşlama veya durma, üretim kalitesinin düşmesi gibi sorunlarla karşı karşıya kaldığı belirtildi.
Covid-19 pandemisine rağmen 2020 yılında imalat sanayi üretiminin bir önceki yıla göre sınırlı da olsa artış kaydettiği vurgulanan Programda, aynı dönemde ihracat artarken ithalatta azalma görüldüğü, 2021 yılı verilerinin ise imalat sanayinin pandemi etkilerini büyük oranda telafi eden bir gelişme gösterdiğine işaret ettiği kaydedildi.
İmalat sanayi verileri
Ocak-Ağustos 2021 döneminde imalat sanayi üretiminin, bir önceki yılın aynı dönemine göre, ortalama yüzde 21 arttığına işaret edilen programda, bu dönemde üretim endeksinin bir önceki yılın aynı dönemindeki 105,1 seviyesinden 127’ye yükselerek pandemi öncesinin çok üzerine çıktığına dikkat çekildi.
İmalat sanayi sektörlerinde üretim ve dış ticaret
Toplam ihracat 2020 yılında yüzde 6,2 azalarak 169,6 milyar ABD doları, imalat sanayi ihracatı ise yüzde 6,6 azalarak 159,9 milyar ABD doları olurken, 2019 yılında yüzde 94,7 olan imalat sanayi ihracatının toplam ihracat içindeki payı, 2020 yılında yüzde 94,3 olarak gerçekleşti. 2021 yılı Ocak-Ağustos döneminde imalat sanayi ihracatı bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 37,1 artış gösterdi. Aynı dönemde, gıda, tekstil, giyim, deri, petrol ürünleri, kimya, plastik, ana metal, elektronik, elektrikli teçhizat, makine, otomotiv ve mobilya ile taş ve toprak sektörleri ihracatında artış görülürken, tütün ve ilaç sektörlerinde düşüş görüldü.
Tarım: Mevcut durum
2022 Yılı Programı’nın Öncelikli Gelişme Alanları başlığının Tarım alt başlığında, ilk olarak mevcut duruma yer verildi.
“Artan dünya nüfusuna karşılık toprak ve su kaynaklarında öngörülen daralma ve iklim değişikliğinin etkilerinden dolayı tarımsal üretimde sürdürülebilirlik, doğal kaynakların korunması, gıda zincirinde teknolojik altyapının güçlendirilmesi, tarımsal üretimde verimliliğin artırılması ve gıda kayıpları ile israfının önlenmesi konuları, dünya tarım gündeminde öne çıkmaktadır.
Covid-19 pandeminin ortaya çıkmasından sonra ülkelerin tarımsal ürünlerde ticareti kısıtlayıcı politikalara yönelmesi nedeniyle, gıda arz güvenliğinin sağlanmasında yurt içi tarım üretimin önemi daha da artmıştır. Ülkelerin gıda stoklarının artırma eğilimleri yanında, lojistik hizmetleri ve girdi maliyetlerindeki yüksek artışların da etkisiyle tarımsal ürün fiyatları yükselmiştir.
Tarımda yüzde 2,9 büyüme tahmini
2020 yılında tarımsal üretimde büyüme oranı, pozitif yönlü seyrini devam ettirerek yüzde 5,9 olarak gerçekleşmiştir. 2021 yılında ise Covid-19 pandemisine rağmen, tarımsal üretimde artış beklenmekte ve sektörün yıl sonu büyüme oranının yüzde 2,9 olacağı tahmin edilmektedir. Tarımsal katma değerin GSYH içindeki ağırlığı 2020 yılında yüzde 6,6 seviyesinde gerçekleşmiş olup, 2021 yılında bu oranın yüzde 6,4 olarak gerçekleşmesi beklenmektedir.
Tarım sektöründe çalışanların toplam istihdam içindeki payı 2020 yılında yüzde 17,7 oranına gerileyerek 4,7 milyon kişi olarak kaydedilmiştir. Temmuz 2021 itibariyle tarımsal istihdam yüzde 17,4 olarak gerçekleşmiş olup, yıl sonunda ise bu oranın yüzde 17,2 olarak gerçekleşmesi beklenmektedir.
Tarım ve gıda ihracatı
2020 yılında tarım ve gıda ürünlerindeki ithalat, önceki yıla göre yüzde 4 oranında artarak yaklaşık 14,5 milyar ABD doları, ihracat ise yüzde 5,4 artarak 18,4 milyar ABD doları olarak gerçekleşmiştir. 2021 Ocak-Temmuz döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre, ithalatta hayvancılık alt sektöründeki azalış kaydedilirken, diğer alt sektörlerde artış gerçekleşmiştir. Aynı dönemde ihracatta ise tüm sektörlerde artış yaşandığı görülmüştür.
Toplam tarım ve gıda ürünleri ithalatımızda 2020 yılı itibariyle yüzde 31 oranındaki payla Rusya, Brezilya ve ABD ilk üç sırada yer almaktadır. Bitkisel ürün ihracatımızda Rusya ve Almanya, hayvansal ürün ihracatımızda Suriye, orman ürünleri ihracatımızda Almanya, balık ürünleri ihracatımızda Japonya, İtalya ve Rusya, gıda ürünleri ihracatımızda ise Irak ve Almanya önde gelen ülkelerdir.”
Ürün fiyatlarında istikrar
2020 yılında kurulan Dijital Tarım Pazarı’nın (DİTAP) hem üretici hem de tüketici lehine fiyat dengesinin oluşmasına katkı sağlayabilmesi için kullanımının yaygınlaştırılmasına yönelik çalışmalar sürdürüldüğü belirtilen Programda, “Tarım ürünleri fiyat seviyesinin sağlıklı oluşması adına gıda arz zincirine ilişkin kayıt sisteminin güçlendirilmesi, lisanslı depoculuğun yaygınlaştırılması, yaş meyve-sebze tedarik zincirinde lojistik altyapıların ve yatırımların iyileştirilmesi, paketleme, nakliye, depolama ve perakende satışta uyulması gereken standartların belirlenmesi ile toptancı hallerinin etkin çalıştırılmasına ve modernizasyonunun sağlanmasına ilişkin çalışmaların sürdürülmesi beklenmektedir” denildi.
Tarımsal desteklemeler yüzde 12,5 artışla 25,8 milyar TL olacak
Tarım arazileri ve sulama, Bitkisel üretim, Hayvancılık, Su ürünleri, Ormancılık başlıklarındaki gelişmelere yer verilen Programda, “Tarım Destekleri ve Piyasa Düzenlemeleri” başlığı altında, tarımsal destekleme bütçesinin 2020 yılında 11. Kalkınma Planı hedefleriyle uyumlu olarak bir önceki yıla göre yüzde 29,4 oranında arttırılarak 21,95 milyar TL’ye ulaştığı bildirildi. 2021 yılında yüzde 4,7 artarak 22,97 milyar TL olarak gerçekleşmesi öngörülen destekleme bütçesinin, 2022 yılında bir önceki yıla göre yüzde 12,5 artışla 25,83 milyar TL’ye yükseltilmesinin planlandığı kaydedildi.
Alan bazlı destekler arasında mazot desteği ile arz açığı bulunan ürünlere yapılan fark ödemesi ve hayvancılık destekleri 2022 yılında bütçelerinde en fazla artış öngörülen destek kalemleri oldu.
Tarımsal destekleme sisteminde; desteklenecek ürünler ve destekleme birim tutarlarının kurulacak bir sistemle düzenli olarak yapılacak etki analizlerinin sonuçlarına göre her yıl yeniden belirlenmesine, hayvancılık ve meyvecilik için ise uzun dönemli destekleme modelinin belirlenmesine, Kırsal Kalkınma Planı doğrultusunda ticari işletmeciliği destekleyecek tarım ve kırsam kalkınma yardımlarının önceliklendirilmesine yönelik çalışmalar da sürdürülüyor.
2022 Cumhurbaşkanlığı Yıllık Programı’nda Gıda
Programın Gıda başlığı altındaki bazı değerlendirmeler şöyle:
“2020 yılı Küresel Gıda Güvenliği Endeksine göre ülkemiz 113 ülke arasında genel puanlamada 47’nci sırada yer almıştır. Bu endekste, Türkiye ekonomik karşılanabilirlikte 65’inci, fiziksel ulaşılabilirlikte 24’üncü, kalite ve gıda güvenilirliği boyutlarında 43’üncü ve doğal kaynaklar ve dayanıklılık endeksinde 53’üncü sırada bulunmaktadır.
Tarım ürünleri girdi maliyetlerinde görülen yüksek artışlar, kuraklık başta olmak üzere olumsuz iklim koşulları, ulusal ve uluslararası ölçekte gıda tedarik zincirinde yaşanan aksaklıklar nedeniyle Covid-19 pandemisiyle gıda sektöründe küresel boyutta sorunlar yaşanmaktadır. Pandemi döneminde bireylerin ve ülkelerin gıda stoku yapma eğilimleri nedeniyle gıdaya olan talep artmaktadır. Bunun yanı sıra önemli tarımsal emtia ihracatçısı ülkeler vergi ve kota uygulamalarıyla ihracata kısıtlamalar getirmektedir. Yaşanan bu gelişmelerin sonucunda FAO Gıda Fiyat Endeksi 2021 yılı Eylül ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 32,8 artmıştır.
“Gıda Erken Uyarı Sistemi çalışmalarında son aşamaya gelindi”
2020 yılı itibarıyla pandemi sebebiyle sosyo-ekonomik açıdan yeni bir dönemin başlamasıyla tüketici davranışlarının da değiştiği görülmektedir. Farklılaşan tüketici eğilimi karşısında gıda ürünlerinin güvenilirliği, uzun ömürlü olması ve ambalajlanması daha da önemli hale gelmiştir.
Gıda ve tarım ürünlerinin fiyatlarında istikrarın sağlanması amacıyla Gıda ve Tarımsal Ürün Piyasaları İzleme ve Değerlendirme Komitesi, ilgili kurum ve kuruluşlarla işbirliği içinde sektördeki gelişmeleri yakından izleyerek yapısal ve konjonktürel sorunları belirleme ve çözüm önerileri geliştirmeye yönelik çalışmalarını sürdürmektedir. Gıda fiyatlarına ilişkin olası risklerin önceden tespit edilerek piyasada sağlıklı fiyat oluşumunun sağlanması için Komite tarafından gerekli tedbirlerin zamanında alınabilmesi amacıyla Erken Uyarı Sistemi kurulması çalışmalarında son aşamaya gelinmiştir.
Tarım ve gıdada politika ve tedbirler
Çevresel, sosyal ve ekonomik olarak sürdürülebilir, ülke insanının yeterli ve dengeli beslenmesinin yanı sıra arz talep dengesini gözeten üretim yapısıyla uluslararası rekabet gücünü artırmış, ileri teknolojiye dayalı, altyapı sorunlarını çözmüş, örgütlülüğü ve verimliliği yüksek, etkin bir tarım sektörünün oluşturulmasının temel amaç olduğu Programda, politika ve tedbirler şöyle sıralandı:
- Makro ve mikro düzeyde doğru ve güvenilir veri temin edilerek, tohumdan sofraya uzanan tüm zincir tam olarak kayıt altına alınacak, yıllık izleme ve değerlendirme çalışmaları kurumsal hale getirilecek, tarımsal bilgi sistemleri tamamlanarak etkin kullanımı sağlanacaktır.
- Tarım arazilerinin korunması, etkin kullanımı ve yönetimi sağlanacaktır.
- Sulama alanlarının genişletilmesi amacıyla yatırımlar önceliklendirilerek sürdürülecek, suyun kalite ve miktar olarak korunması ve etkin kullanımına yönelik çalışmalara devam edilecektir.
- Bitkisel üretim artırılacaktır.
- Su ürünleri yetiştiriciliğinde üretim ve ihracatın artırılması sağlanacaktır.
Gıda denetimleri etkinleştirilecek
- Gıda güvenilirliğini teminen denetimler etkinleştirilecek, bitki ve hayvan hastalık ve zararlıları ile mücadele hizmetleri geliştirilecektir.
- Gıda güvenliğini teminen etkin stok yönetimi, arz zincirinde kayıpların azaltılması, israfın önlenmesi, piyasaların düzenlenmesine yönelik kural ve kapasitelerin geliştirilmesi sağlanacaktır.
- Sürdürülebilir orman yönetimiyle ormanların ekonomiye katkısı artırılacaktır.
- Tarımda üreticilerin gelirini korumaya yönelik faaliyetler desteklenecektir.
Hedefler